Yapay Zekâ: Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk'ün Işığında Yeni Milli Mücadelemiz

 

 Zihin Felsefesinden Dijital Aydınlanmaya

Felsefe lisans eğitimim sırasında zihin felsefesinin büyüleyici dünyasına dalarken, yapay zekâya duyduğum ilginin tohumları o yıllarda atılmıştı. “Zihin nedir?”, “Bilinç yapay olarak üretilebilir mi?”, “Bir makine düşünebilir mi?” gibi sorular zihnimi kuşatırken, teknik karmaşıklıklar ve bilgisayar bilimine duyduğum önyargı o ilgiyi uzun süre susturmuştur. Düşünce ile teknoloji birbirinden kopuk değil, aynı devrimin iki ayrı cephesi olduğunu geç kavradım diyebilirim. Nasıl ki Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün devrimleri bir milletin düşünce sistemini, eğitimini, bilime ve akla bakışını dönüştürdüyse; bugün de yapay zekâ, bireyin düşünme biçimini, üretme gücünü ve insanlıkla bağını dönüştürmeye devam etmektedir.

Cumhuriyetin Yeni Şafağı: Yapay Zekâ

Bugün, Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılının eşiğinde o büyük devrim ruhu yeniden canlanıyor: Yapay Zekâ.

Sakın yanılmayın, bu sadece bir teknoloji hikâyesi değildir. Bu, tıpkı bir asır önce olduğu gibi bir varoluş mücadelesidir. Bu, Türkiye’nin yeni Milli Mücadele’sidir.

Yeni Cephe: Dijital Bağımsızlık

Atatürk’ün mücadelesi, vatan topraklarında tam bağımsızlıktı. Bugün ise mücadelemiz, dijital dünyada tam bağımsızlık. “Milli Teknoloji Hamlesi” bu mücadelenin çağdaş adı olmaya adaydır. Cephe artık top ve tüfekten ziyade algoritmalarla, veri setleriyle ve yerli yazılımlarla korunmaya başlamıştır. Roketsan ve Aselsan kendi yapay zekâ sistemlerini geliştiriyor, T3 Vakfı “T3 Ai’LE” adlı milli dil modeliyle bayrağı ileri taşımaya başlamıştır.

Her satır kod, bu vatan için atılmış bir imzadır.
Her özgün algoritma, Misak-ı Milli sınırlarımızda çekilen dijital bir settir.

Ne yazık ki Yapay zekâ üretmeyen bir ülkenin, gelecekte kendi kararlarını vermesi pek mümkün gözükmemektedir.

Yeni Devrim: Akıl Toplumun Her Köşesinde

Atatürk devrimleri, bilimi saraylardan çıkarıp köylere taşımıştı. Bugün yapay zekâ devrimi de aynı mantaliteyle devam etmelidir.
Teknolojiyi halka indirmek.

Eğitimde Fırsat Eşitliği

Tıpkı Harf Devrimi gibi, yapay zekâ da eğitimi dönüştürüyor. Yapay Zekâ  ile ilgili üniversite düzeyinde eğitimler ve BTK AKADEMİ gibi platformlar, Cumhuriyet’in eğitim idealiyle birleşmeye başlamıştır.

Tarımda Bereket

Atatürk’ün, "Köylü milletin efendisidir."  sözü, artık akıllı tarım teknolojileriyle yeniden hayat buluyor. Sensörler, dronlar, verim analitiği...Köylünün alın teri, algoritmaların gücüyle berekete dönüşmektedir.

Sağlıkta Milli Çözümler

“SağlıkGPT” gibi milli sistemlerle kendi verimizle kendi doktorumuzu eğitiyoruz.
Bu sadece teknoloji değil, veri egemenliği mücadelesidir.

Yeni Tehdit: Beyin Göçü

En parlak zihinlerimizi yetiştiriyoruz ama bir kısmı yurt dışına gidiyor.
Bu, benim nazarımda en kritik savaşta asker kaybetmek gibidir. Bu gidişatı tersine çevirmek, politika yapıcıdan öğretmene kadar hepimizin milli görevi olmalıdır.
Gençlerimize sadece hayal kurmayı değil, o hayalleri bu topraklarda gerçekleştirmeyi öğretmeliyiz.

Yeni Nesil: Kullanıcı Olma, Üretici Ol!

Atatürk, Cumhuriyeti gençliğe emanet etti.
Bugün biz de dijital Cumhuriyeti genç beyinlere emanet ediyoruz.

Sevgili genç kardeşim,
Elindeki telefon, kullandığın uygulama sadece bir araç değil — geleceğin anahtarıdır.

Yalnızca tüketici olma.
Üreten, yön veren, Türkiye’nin dijital geleceğini inşa eden ol.

“BTK, Yapay Zekâ ve Teknoloji Akademisi” gibi ücretsiz eğitimler seni bekliyor.
Senin yazdığın bir kod, bir köy okulundaki çocuğun ufkunu değiştirebilir.

Yeni Yüzyılın Vizyonu

Cumhuriyetin ilk yüzyılı, aklı hür, vicdanı hür, irfanı hür nesillerin mücadelesiydi.
İkinci yüzyıl ise bu nesillere yapay zekâ gibi kudretli bir araç vermenin mücadelesi olacaktır. Ulu önderimiz ile aydınlanma devrimi kâğıt ve kalemle başladı. Aynı minvalde bugünün aydınlanması ise veri ve algoritma ile sürmektedir.

O gün hedefimiz “muasır medeniyetler seviyesi”ydi; bugün ise hedefimiz, muasır medeniyetin yolunu çizen ülke olma yolunda ilerlemektir.

Meşale Elden Ele

Meşale elden ele devredildi. Şimdi sıra bizde. Bu yeni Milli Mücadele’yi zaferle taçlandırmak,
emin olunuz ki her birimizin boynunun borcudur.

29 Ekim Cumhuriyet Bayramımız Kutlu Olsun.....

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Teknoloji ve Kalkınma Enstitüleri: Köy Enstitüleri Ruhunun Dijital Çağ Yorumu

Düşünen Makineler, Sorgulayan İnsanlar: Yapay Zekâ Felsefesine Derin Bir Bakış

MAKİNE ANLAMAYA ÇALIŞIYOR: NLP’NİN SIRLARI